Soğuma Meselesi ve Gelecek Kaygısı

Soğuma Meselesi ve Gelecek Kaygısı

Soğuma ve gelecek kaygısı gibi sorunlar yaşayan kardeşimizin uzun sorusunu cevaplıyoruz.

SORU:

Merhaba.

Meslek Lisesinde okuyorum bu Pazar günü sınav var bir halt olacağı yok zaten. Çünkü adam akıllı çalışmadım çalışıyordum yarıda bıraktım. Galiba en büyük eşekliğim bu.

Abi cevaplarınla bazen beni yazılımdan soğutuyorsun. 🙂 Soğutuyorsan derken şöyle yani. 1-2 saatlik çalışma ile olmaz yazılım vs. . Haklısın tabi olmaz. Biliyorsun ki abi insan beyni diye birşey de var. Hele ki yazılıma ilk başlayanlar için felaket oluyor başlarda. Zamanla zaten 1-2 saat 4-5….ve öyle gidiyor. 1 saatlik çalışma ile olmaz diyorsun yazılım. Tabi ki de olmaz kesinlikle katılıyorum. Öğrenme aşaması kısmındayım. Bazen 1.5 saat’te bıraktığım oluyor, bazende 3 4 saatte. Nedeni daha fazla bilgiyi aynı anda almakla verim alamayacağımı düşünüyorum. Öyle de oluyor adam akıllı öğrendiğim şeyi unutuyorum. Bu kez senin yazdığın o yazı geliyor aklıma. Tamamen moralim bozuluyor. Yani şöyle özetleyeyim. Örneğin Array sınıfını detayı bir şekilde öğreniyorum. Bakıyorum kaç saat geçmiş aradan. 1,5 saat taş çatlasa 2,5 saat. Bu kez yazdığın yazı aklıma gelip yazılımcı olamam gibi bir kaygı oluşmaya başlıyor. Yapamadığımdan da değil. Üstüne düşünce oluyor. Şikayetim bu sana 🙂
Ama abi şimdi gelelim asıl meseleye.

Bilgisayar programcılığına gidicem özel üni’de tam burslu olarak. Bakıyorum ders programlarına işe yarar ders koymuyorlar. Devlet üni. leri zaten 2 yıllıklar ALLAH’a emanet. Bir yandan bakıyorum. 2 yıllık programcılığa gidipte iyi işler çıkaran da var. Bir yanda da çevremdeki insanların söyleyişleri. Birde bende aşırı derecede kaygı oluşmaya başladı. İşssiz kalma konusunda. Nasıl böyle bir hale geldim anlamadım. Bilgisayar delisiydim diyebilirim. Bir anda nasıl böyle bir soğuma vs. anlamış değilim. Ya da soğumadım ben takıntı ediyorum. İkilemdeyim acayip. Yazılım işlerini seviyorum. Bazen sıkılıyorum bırakıyorum 4 5 saat kod yazmayı. 4 5 saat yazmadığımda bu kezde senin yazdıkların aklıma geliyor. Tamamen psikolojim bozuluyor. Acaba arada bu gibi sıkılmalar olabiliyormu tüm yazılımcılarda. Ya da hala siyah ekranda çalıştığım içinmi böyle. Konsol da rahat şekile temel atıyorum. Bu yüzden. Belki de form uygulamalarında değişecek.
Konuyu çok uzatıyorum. Abi şimdi asıl sorum bilg. program. gidicem kafam sürekli işssiz kalıcam gibi sorularla meşgul olacak. Askerlik,DGS flan derken. Kayışı tamamen koparıcam. Meslek liseli olduğum için Yazlım. Müh. diğer liselere göre daha kolay giriş yapabilirim. Sadece adam akıllı çalışmak lazım. Mezuna kalıcam bu kez hadi yuvarlak hesaplama 20 yaşında üni. başladığımı zannedelim. Geç olmazmı? Rakiplerim C#, SQL havada götürecek. Ben ise hazırlıkla birlikte toplam 5 yıl okucam. Şuan ne yapacağımı bilmiyorum. 2 yıllığa gidicem diyorum 2 gün sonra yaz. müh. diyorum. En iyisi şimdi kafamı dinliyim dedim. Çünkü sağlılklı karar veremiyorum. 2 aya flan erteledim. Okulun kapanmasına yakın. Bu süre zarfından C# kasıyorum. Ne öneriyorsun? 4 yıllık diceksin o kesinde geç olmazmı?

CEVAP:

Öncelikle kardeşim bu uzun sorunda yazdıklarından çıkardığım bazı sonuçlar var. Bir abin olarak söylüyorum, o yüzden bunu bir nasihat olarak algıla; Senin öncelikli sorunun kendine güvensizlik. Cevabımıza geçelim, ki tam olarak daha iyi anlayacaksın ne demek istediğimi.

Soğuma Meselesi

Soğuma Meselesi=) Bu zamana kadar bana soru soran ve yazılım öğrenmek istediğini söyleyen yüzlerce kardeşlerime (ki soru sormadan sadece cevaplarımı okuyanları düşünürsek bu on binler ediyor) yazılımı nasıl öğrenebileceği konusunda yardımcı olmama rağmen soğutucu yaftasına alıştım ben artık ve gülüyorum =) Şimdi sorunda hem “1-2 saatlik çalışmayla olmaz” dememden dert yanıyorsun hemde “biliyorum 1-2 saatlik çalışmayla olmaz, haklısın, kesinlikle katılıyorum” diyorsun =) Dolayısıyla kendinle çelişiyorsun, ki bu da kafanın karışık olduğunu gösteriyor.

Benimde yazılım öğrenmek istediğim dönemlerde karşıma çıkan yazılım bilen kişilerin “yazılım çok kolaydır, ohhoo su içer gibi öğrenirsin” dediklerini mi zannediyorsun. Konuştuğum yazılımcı abilerim her fırsatta yazılımın zorluğundan bahsederdi, internette yaptığım araştırmalarda adamlar Türkçe yazmasına rağmen yazılım ile öyle tabirler kullanırdı ki sanki uzaylıca yazmış gibi gelirdi ve “ulan adamlar neler biliyor, bu kadar şey nasıl öğrenilir” diye düşünürdüm. Hocamız daha ilk derste “derse katılanların sadece yüzde 5’i başarılı olabiliyor” derdi. Hatta sıkıntılı bir dönemimde derslere gerekli hassasiyeti gösteremedim ve hoca yeterli çalışmamam neticesinde bana gelip şunu söyledi; “Herkes yazılımcı olabilecek diye bir kural yok. Takma bu kadar kafana” (Bunu da ilk defa burada söylüyorum. =) )

Tüm bunların neticesinde ne oldu? Yazılımın zorluğundan bahsedenlere ve yazılımcı olamayacağımı söyleyenlere kulak asıp “beni yazılımdan soğutuyorsunuz” diyerek yazılımı öğrenme isteğimi çöpe mi attım? Yazılımcı olmayacağımı düşünen hocaya verdiğim cevap şuydu; “Hocam siz istediğinizi düşünebilirsiniz fakat yazılımcılık benim idealim. Kendim için farklı bir alternatif düşünmüyorum“. Ben diyemez miydim “Evet ya … Yazılım zor iş. Galiba ben yazılımcı olamam. Sanırım bu sevdadan vazgeçmeliyim” diye. Fakat hırs yaptım, öğrenmekten ve başarmaktan zevk aldım.

Sen günde 1-2 yada 4-5 saatin fazlalığından bahsediyorsun, ben günde 18 saat aralıksız yazılım ile uğraştığımı biliyorum =) “Bu SQL sorgusunu yapmadan bu bilgisayar başından kalkmıcam” diye hırs yapıp, şu anda 30 saniyede yazabileceğim bir SQL sorgusunu yapabilmek için 8 saat bilgisayar başından hiç kalkmadığımı biliyorum. “Yazılımcıyım” diyen ve yazılım işinde çalışan kişilere yaptığım yazılım projesini gösterdiğimde “Bunu sen mi yaptın? Tek başına mı yaptın?” diye inanamadılar ve “Bizde bir proje yapıyoruz, bizim ekibimize katılsana.” dediler. İlk yaptığım projeyi gösterdiğim iş yerleri direk beni işe aldılar. Ben insan değil miyim? Benim ki insan beyni değil mi? =)

Yine diyorsun ki; “Örneğin Array sınıfını detayı bir şekilde öğreniyorum. Bakıyorum kaç saat geçmiş aradan. 1,5 saat taş çatlasa 2,5 saat. Bu kez yazdığın yazı aklıma gelip yazılımcı olamam gibi bir kaygı oluşmaya başlıyor. Yapamadığımdan da değil. Üstüne düşünce oluyor. Şikayetim bu sana 🙂“. Üstüne düşünce olduğunu biliyorsan, bende üstüne düşmen gerektiğini söylüyorsam neyin şikayetini yapıyorsun =)

Soğuma meselesi ile eş olarak sıkılma meselesi var. Ben hiç sıkılmadım kardeşim. Çünkü yazılım zevk almayı gerektirir. Zevk aldığın bir şeyden de insan sıkılmaz. Oyun oynarken sıkılıyor musun? Oyun oynarken de başarman gereken bir şey söz konusu oluyor. Karşına zorluklar çıkıyor. Fakat başarmak için hırs yapıyor ve saatlerini harcıyorsun. Yazılımda böyledir işte.

Gelecek Kaygısı

2 yıllığa gidicem, burslu okucam, oradan şunu yapıcam, 4 yıllık falan filan meselelerini geçelim. Bu zamana kadar KodcuHerif.Com ‘da cevapladığım yüzlerce soru arasında bunlara cevap bulabileceğin bir sürü konu var. Senin asıl meselen yine cevabın başında olduğu gibi kendine güvensizlik. Bir şeyler yapman ve başarman gerekiyor fakat olumsuz etkenleri düşünmekten onları yapma konusunda tereddüt yaşıyorsun.

Gelecek-KaygisiMesela diyorsun ki; “20 yaşında üni. başladığımı zannedelim. Geç olmazmı? Rakiplerim C#, SQL havada götürecek. Ben ise hazırlıkla birlikte toplam 5 yıl okucam“. E tamamda 20 yaşında üniversiteye başlayacak ve 5 yıl okuyacak olan tek kişi sen misin? Senin gibi binlerce kişi olacak. Onlarda senin gibi düşünürse kim okuyacak yazılım mühendisliği bölümünü? =)

İçinde bulunduğumuz sistemin sıkıntıları herkes için eşit. Rakiplerin C#, SQL havada götürecekse sende havada götürmek için çalış. Senin elinde diploma olacak ve rakiplerin atomu bile parçalayabilecek olsa bile diplomanı gösterdiğinde senin arkanda kalacaklar.

Yaşım geldi 30’a. Evim, arabam, bankada binlerce liram yok. Aylardır bir restorana gidip, kafama göre bir şeyler yemişliği geçtim bir kahve içmişliğim yok. Buna karşılık benim bilgi birikimimin yarısına sahip, üstelik yaşları benden küçük olanların arabası ve evi var. Günde 13 saatimi işe giderek harcıyorum. Uyku hariç bana kalan süre 4-5 saat. Ben napayım? Bir köşeye geçip dert mi yanayım … Tam aksine. İçinde bulunduğum zorluğu gördükçe daha çok uğraşıyor, bana kalan o 4-5 saati dinlenerek, kafama göre takılarak değil, geleceğimi kurtarmak için ekstra çalışıp bir şeyler yapmakla uğraşarak geçiriyorum.

SONUÇ

Netice olarak kardeşim seninde dediğin gibi kafan çok karışık. Bir şeyler yapmak istiyorsun fakat sürekli olumsuzlukları ve yapman durumunda arzu ettiğin şeylerin olmayacağını düşünerek yapma konusunda tereddüt yaşıyorsun. Önce bi yap bakalım düşündüğün gibi olumsuz olacak mı … Yapmazsan zaten garanti olumsuz olur. Fakat yaparsan bir ihtimal olumsuz olur.

Sen ve senin gibi kardeşlerimin içinde bulunduğumuz dönem nedeniyle bu tarz kaygılarının olmasını anlıyorum. Fakat hiç bir başarı kolay değildir. Kolay olsaydı bu başarı olmazdı. 2 yaşındaki bebeğin 10 kilo kaldırmasıyla 20 yaşındaki bir gencin 10 kilo kaldırması aynı mıdır? 20 yaşındaki genç 10 kilo kaldırınca “helal olsun” demezsin çünkü her 20 yaşındaki genç 10 kilo kaldırabilir. Fakat 2 yaşındaki bebek 10 kilo kaldırsa “helal olsun” dersin çünkü bu 2 yaşındaki bir bebek için çok zor bir şeydir 😉

Elde etmesi zor şeyleri, kolay yoldan elde etmek isterseniz çok fazla hayal kırıklığına uğrarsınız. Başarı alın teri ile beslenir 😉

Ayrıca Kodcu Herif 'te yer alan aşağıdaki konulara da göz fırlatabilirsiniz =)

Bilinmeyen Bilişim Kitabı

1 comment

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir