Casper ‘ın bir kaç hafta önce yayınladığı Casper VIA V9 – Park reklamı nedeniyle başı dertte. Yayınlandığı günden itibaren ciddi tepkiler alan Casper şimdi bu tepkileri telafi etme çabasında.
Casper VIA V9 – Park reklamında parkta oturan bir çift görüyoruz. Erkek karakter elinde Casper VIA V9 – Park telefonu ile ilgileniyor. Bu durumdan sıkılan ve rahatsız olan kız teknolojiden anlamaz, saf bir tavır ile tepki gösteriyor. Erkek karakterde kaslı erkeklerden örnek verip kızın ilgisini çekiyor ve kızda telefona bu sayede hayran oluyor;
Tepkilerin nedeni, reklam filminde kadınların teknolojiden anlamayan, saf, “kaslı erkek” deyince hemen gözleri açılan erkek budalası gibi gösterilmesinden kaynaklanıyor ve cinsiyetçi reklam olarak değerlendiriliyor. Tabi diğer bir mantık hatası, hangi erkek sevgilisine başka erkeklerin kaslarından bahseder ve ilgi çekmeye çalışır, orası ayrı mesele… Türkiye lan burası…
İşte bu nedenle dünyanın en büyük, kişilerin kampanyalar oluşturup, destek olunarak dikkat çektiği change.org sitesinde bir kampanya başlatılıyor. Kampanya ve açıklaması şu şekilde;
5.000 imza hedefi ile oluşturulan kampanyaya an itibari ile 3.879 destek geldi ve kampanya 5.000 imza hedefine ulaşmadan Casper yetkililerinin dikkatini çekti. Bunun üzerine Casper kampanyaya bir yanıt verdi;
Verilen cevapta da belirtildiği gibi Casper YouTube kanalından bir canlı yayın gerçekleştirdi. Ortalama 100 izleyicinin takip ettiği canlı yayına gelen soruları Casper CEO’su Charlotte LAMPRECHT, Casper Pazarlama Direktörü Feray KARAMAN ve Casper Kurumsal İletişim Müdürü Dilek İYİGÜN 51 dakika 40 saniye boyunca cevapladı (yada cevaplamaya çalıştı). Canlı yayının videosu;
Aslında reklamı, aldığı tepkileri ve diğer unsurları bir tarafta koyacak olursak, Casper her büyük markanın yaşayabileceği, bazı markalarında yaşadığı bu tarz krizleri yönetmeye dair çok güzel bir örnek gösterdi. Yani bundan sonra markalar bu tarz sorunlar yada yanlış anlamalar neticesinde internet üzerinden canlı yayınlar yaparak, hitap kitlesi ile yüzleşebileceğini, kendilerine yöneltilen soruları cevaplayabileceğini ve kendilerini daha rahat ifade edebileceğini ispatlamış oldu. Bu da internetin iletişimi ne kadar farklı boyutlara taşıdığının bir başka göstergesi.
Elbette bu her ne kadar doğru ve örnek teşkil eden bir kriz yönetimi olsa dahi büyük bir şirketin yaptığı yada yaptırdığı reklamlarda toplumun ne düşüneceğini iyice analiz etmeden hareket etmesi ciddi bir sorun. Hatta bu her şeyden ziyade reklam şirketinin sorunu fakat yaptıkları canlı yayında reklam şirketi ile çalışmaya devam edeceklerini belirterek bir nevi hatanın basit bir hata olduğunu düşündüklerini gösteriyorlar. Zira iş dünyasında büyük hatalar yapanlar ile yola beraber devam etmek çokta olası bir durum değildir. Bunun yanı sıra, zaten sorunun temelinde cinsiyetçi ayrımcılık yapılması ve bayanların aşağılanması söz konusu iken, bu sorunu 3 bayanın canlı yayına çıkıp göğüslemesi ayrı bir sıkıntı…